Salça
Üretim Teknolojisi
İyi kaliteli bir salça ancak; dalında
tam olarak olgunlaşmış, sağlıklı ve olabildiğince kırmızı renklidomateslerden
elde edilebilir. Bu yüzden, domateslerden salçaüretimine elverişli çeşitlerin
seçilmesi ve domateslerin hemen fabrikacivarında yetiştirilmesi büyük önem arz
etmektedir. Böylece taşımada zarar görmemiş taze haldeki domateslerin işlenme
olanağı sağlanır.
Salçanın en önemli kalite
kriterlerinin başında renk gelir. Buyüzden domateslerin hem kabuklarının vehem
de etinin tam olarak kızarmış olması gerekir. Hafif yeşilli domatesler salça
rengini ve aromasını sonderece olumsuz etkiler.
Salçaya işlenecek domateslerin
özelliği sadece renkle sınırlı değildir. Nitekim bu domateslerin; kuru maddeve
şeker oranının yüksek, hastalık ve küflere karşıdirençli, her tarafı aynı anda
olgunlaşan ve bol ürün veren bir çeşit olması gerekir. Ülkemizde, “sanayi tipi
domates” adı ile çeşitli domates tipleri yetiştirilmektedir.
Domateslerde kuru madde oranı
ortalama %5’dir.Kuru madde oranı yükseldikçe salça verimi artar. Bununla
birlikte kuru madde en çok %6,5’e kadar yükselebilir. Domateslerdeki suda
çözünür kuru maddenin yaklaşık %60’ı indirgen şekerden oluşur.
Gıdalara katılan salça, onlara
yalnızca renk ve tat vermez, aynı zamanda tadın insanlar tarafından daha iyi
algılanmasını da sağlar. Bu amaçla, gıda endüstrisinde birçok gıdaya tadın daha
iyi algılanmasını sağlamak amacıyla glutamatlarkatılır. Glutamat, doğada
serbest ve bağlı olmak üzere iki farklı formda bulunmaktadır. Serbest glutamatlar,
özellikle domateste fazla miktarda vardır ve bu miktar olgunlaşma ile artar.
Salça Üretim Aşamaları
Domateslerden salça üretimi,
temel olarak 3 aşamadan oluşur. Bunlar;
1.
Pulpun
elde edilmesi
2.
Pulpun
belli oranda konsantre edilmesi
3.
Salçanın
ambalaja doldurulmasıdır.
Domateslerden Pulp Üretimi
Pulpelde edilmesi, aynen
meyvelerde olduğu gibidir. Aşağıda ön hazırlık işlemleri ve bunu izleyen üretim
aşamaları açıklanmıştır.
a) Domateslerin Fabrikaya Alınması
Domatesler, akış kanalına
boşaltılır ve bu kanaldaki su ile fabrikaya, yani üretim aşamasındaki ilk cihaz
olan yıkama makinasına taşınır. Akış kanalı U şeklinde, genellikle 25-30 cm
derinlik, 30-50 cm genişlikte, alüminyumdan veya üzeri boyanmış sacdan yapılır.
Akış kanalı hammadde platformundan fabrikaya doğru hafif bir meyille uzanır ve
kanalın başından verilen su yardımıyla domatesler fabrikanın içine taşınır.
Fakat akış kanalının esas yararı, domateslerin işletmeye düzenli bir şekilde
taşınması ve bu sırada ıslatılarak adeta bir ön yıkama uygulanmasıdır.
b)
Domateslerin Yıkanması
Akış kanalında ıslatılmış ve
hatta bir ölçüde ön yıkama yapılmış domatesler, ayıklanmadan önce itina ile
iyice yıkanırlar. Modern domates yıkama makinaları, peş peşe iki yıkama
tankından oluşur.
c)
Domateslerin Ayıklanması
İyi kalitedeki bir salça, iyi
nitelikli domateslerdenelde edilebilir. Üreticiden alınan domateslerin hepsinin
kusursuz olması olanaksızdır. Bu yüzden salça üreten tesislerde domateslerin ayıklanması,
kalite üzerindeki en önemli etkenlerden birisidir. Bu yolla, salçalardaki küf
miktarı da kontrol altına alınabilmektedir.
Ayıklama işlemi, dönen
merdaneli bir bantta gerçekleştirilir. Ayıklama işlemi bittikten sonra,
domatesler salça üretimi için tam anlamıyla hazırlanmış olurlar.
1.
Domateslerden Pulp Elde Edilmesi
Ayıklanmış domatesler;
parçalama, ısıtma ve mayşenininceltilmesi olarak üç aşama sonunda pulp (domates
suyu)haline getirilir. Bu üç aşama da, birbirine bağlı olarak çalışan bir
sistemde gerçekleşir.
Domatesler bir parçalama
makinasında mayşe haline getirilip, derhal ısıtıldıktan sonra, palperlerde
aşamalı olarak inceltilir. Pulp üretiminde, eğer parçalanan domatesler palpere
gitmeden önce ısıtılırsa bu yönteme, sıcak işleme(hot break) denir. Eğer
domatesler, parçalandıktan sonra ısıtılmaksızın kaba palperden geçirilip, daha
sonra derhal ısıtılırsa, bu yönteme soğuk işleme (cold break)
denir.
Sıcak işleme yönteminde, parçalanmış
domatesler derhal ısıtılır.Böylece; pektik maddeleri parçalayarak, salçanın
kıvamının azalmasına neden olan pektolitik enzimler, inaktif hale getirilmiş
olur. Ayrıca bu ısıtma sonucu, çekirdek evinde bulunan bitkisel zamk maddeleri
(gam) domates salçasına önemli oranda geçer ve gayet kıvamlı bir salça elde
edilmiş olur. Parçalamayı takiben, derhal ısıtma sonucunda bu iki nedene bağlı
olarak daha kıvamlı bir salça üretilmiş olur. Ancak; ısıtma sırasında
çekirdeklerden geçen bazı maddeler salça lezzetinin hafif acımsı bir nitelik
almasına neden olabilir. Bu nedenle, “soğuk işleme” yönteminde; parçalanan
domatesler önce, kaba delikli bir palperden geçirilir. Böylece domateslerin
çekirdekleriayrılmış olur. Daha sonra domatesler, ısıtılır ve inceltilir.
Parçalama ve ısıtma arasında geçen sürede domateslerin doğal pektolitik enzimleri,
pektik maddeleri bir oranda parçalayarak salçanın konsistensinin zayıflamasına
yani, daha akışkan bir nitelik kazanmasına neden olur. Parçalama nasıl
yapılırsa yapılsın, elde edilmiş mayşe, çeşitli faktörlere bağlı olarak
değişmek üzere 65-80°C arasında belli bir sıcaklığa kadar derhal ısıtılır. Domatesler
80°C’ye, hatta süre kısa tutulmak koşuluyla daha yüksek sıcaklıklara kadar
ısıtılabilir.Ancak sıcaklık aşırı yüksek olursa, salçanın rengi karamelizasyon
sonucu esmerleşir.
Mayşenin ısıtılmasında, çoğunlukla
tübular ısıtıcılar kullanılmaktadır. Isıtılmış mayşe, bir palper grubundan
geçirilerek, tohum, kabuk ve iri lifler halinde ayrılır ve pulp, aşamalı olarak
inceltilir.
Salça endüstrisinde palperegenellikle
siklon denir. Bir siklon grubunda genellikle peş peşe 3 siklon (palper)
bulunur. Birinci siklonda, elek delik çapı iridir. Diğer siklonlarda ise elek
çapı gittikçe küçülmektedir. Örneğin; birincide delik çapı 1,2 mm,ikincide 0,7
mm ve üçüncüde 0,4 mm kadar olabilir. Ancak bu değerler değişebilir. Palperden
akan pulp (domates suyu), bir tankta toplanıp buradan evaporatöre verilir.
2.
Pulpun Salçaya Konsantre Edilmesi
Elde edilen ve brix derecesi
(% çözünür kuru madde) yaklaşık 5 olan domates pulpu, uygun bir
evaporatördekonsantre edilir. Buna göre salça; çekirdek, kabuk ve kaba
liflerden ayrılarak inceltilmiş domates pulpukonsantratıdır.
Salçanın brix derecesi, en az
28° olacak şekilde yükseltilir. Son yıllarda 46° brikse kadar yüksek oranda
konsantre edilmiş salça üretilmekte ve böyle ürünler gittikçe önem kazanmaktadır.
Salçada ulaşılan brixderecesi, iç piyasada geçerli tüzük ve standartlara, dış piyasada
ise müşteri isteklerine bağlıdır. Ülkemizde iç tüketim için daha çok 28-32°brixlik
salça üretilmektedir. Genel olarak ticarette, % 28-30 kuru maddeli salçalar,çift
konsantrat(doubleconcentrate), % 36 kuru madde içerenler ise, üçlü
konsantrat (tripleconcentrate) ismi ile anılır. Ancak bu ticari isimlerde,
domates pulpunun 2 veya 3 misli konsantre edildiği anlaşılmamalıdır. Aslında,
domates pulpunun olabildiğince konsantre edilerek kıvamlı bir ürün (salça) elde
edilmesi her zaman istenir. Ancak, pulpun doğal konsistensi ve evaporasyonda
gittikçe artan konsistensi yüzünden buna imkan yoktur ve salçanın meyve suları
gibi 68-72° brixe kadar konsantre edilmesi mümkün olamamaktadır. Belli bir brix
derecesinden sonra salça, o kadar kıvamlı bir ürün haline gelir ki; salçanınevaporatör
ısıtma yüzeylerinde yanmadan ısıtılması olanaksızlaşır.
Salça üretiminde iki tip evaporasyon
düzeni çok yaygındır. Bunlardan biri,kesik (diskontinü) çalışan, diğeri ise,
devamlı (kontinü) çalışan sistemlerdir. Diskontinü sistemde, genellikle
iki aşamalı evaporatörler kullanılmaktadır. Bu sistemlerde, birinci aşamada yer
alan evaporatör; tübular bir evaporatör olup, ön konsantrasyon amacıyla görev
yapar ve burada domates suyunun kuru maddesi genellikle 12° brixe kadar
yükseltilir. Ön evaporatörde yaklaşık olarak 12°brixe yükselen domates pulpu
(yarı konsantrat) doğrudan doğruya ikinci aşama olarak buhar ceketli
evaporatörlere verilir. Salça endüstrisinde bu basit evaporatörlerebul
(boule) ismi verilmektedir. Buhar ceketli evaporatörler, mekanik
karıştırıcılarla donatılmış olup, ürün evaporasyon sırasında devamlı olarak
karıştırılır. Kontinüevaporatörler ise, çoğunlukla iki veya daha fazla (3 veya
4) aşamalı tübular (borusal) evaporatörlerdir. Kontinü salça evaporatörleri,
tam olarak otomatik kontrollüdür. Evaporatöre gelen domates pulpu, istenen
konsantrasyona ulaştıktan sonra pulpunsistemi terk etmesi otomatik kontrol
altındadır.
Pulpun Salçaya Konsantre Edilmesinde Ters Ozmoz Uygulaması
Son yıllarda salça üretiminde
domates suyunun belli bir kurumadde düzeyine kadar konsantrasyonunda ters ozmoz
(TO) membran tekniğinden de yararlanılmaktadır. Domates suyunun çözünür kuru
madde miktarı, ters ozmozmembranlarından geçirilerek yaklaşık %5’den %8.5’a
kadar çıkarılır. Bu şekilde salça üretimi için evaporasyonun birinci aşamasında
uzaklaştırılması gereken suyun yaklaşık % 50’si, ısı uygulanmaksızın ayrılmış
olur. Böylece kısmen konsantre edilmiş domates suyu, klasik bir evaporatörde,
%28-30 veya %42 kuru madde düzeyine kadar konsantre edilerek, salça üretilir.
Salça üretiminde prosese, ters
ozmoz uygulamasının dahil edilmesinin bazı yararları bulunmaktadır. Her şeyden
önce,evaporatörde buharlaştırılması gereken suyun yaklaşık yarısı, daha
başlangıçta ters ozmoz ünitesinde ayrıldığı için, evaporatör kapasitesi %100’e
kadar yükseltilmektedir. Özellikle eski ve etkinliği azalmış evaporatörlerde
karşılaşılan bazı sıkıntılar aşılabilmektedir. Bu yolla üretilen salçanın
duyusal özellikleri, geleneksel yöntemle üretilen salçanınkinden daha üstün
bulunmaktadır. Ayrıca işletme masraflarının 5-10 misli daha az olduğu ileri sürülmektedir.
3. Salçanın Ambalaja Doldurulması
Salça isteğe göre, teneke
kutu, cam kavanoz veya aseptik teknikle büyük hacimli özel plastik torbalara
doldurulabilir. Salçanın sıcaklığı, evaporatörden çıkınca en çok 60°C
dolaylarında bulunur. Konsistensi nedeniyle salçada ısı aktarımı son derece
kötüdür. Bu yüzden bulunduğu sıcaklıkta kutulara doldurulup, kutuların
kapatılmasından sonra konservelerde olduğu gibi pastörize edilme olanağı çok
sınırlıdır. Ancak; salçaya bu yolla pastörizasyon uygulanması büyük kutularda
olanaksız olduğu halde, çok küçük ambalajlarda olanaklıdır ve hatta zorunludur.
İşte bu yüzden, evaporatörden alınan salça, doldurma ünitesine verilerek en az
90°C’de, tercihen 93°C’de, sıcak dolum tekniğine göre kutulara doldurulabilir.
Bu durumda ayrıca bir pastörizasyon işlemine gerek kalmaz. Ayrıca, aseptik
dolum tekniğinde olduğu gibi salça, bir tübular ısı değiştiricide soğutulduktan
sonra da dolum yapılabilir. Salça sıcak halde kutulara doldurulduktan sonra,
kutular derhal kapatılır. Kapanmış kutular bantta taşınırken bir düzenle ters
döndürülerek 2-3 dakika bu halde yoluna devam eder ve sonra kutu soğutucusuna
ulaşır. Kutuların ters dönmesiyle, kutu kapağının da sıcak salça ile teması
gerçekleşir ve böylece bu kısımdaki mikroorganizmaların da ölmesi sağlanmış
olur. Bazı kutu soğutma sistemlerinde kutuların ters döndürülmesine gerek
kalmaz.
Özellikle belirtmek gerekir
ki, 92°-93°C’de dolum yapmakla, kesin bir sterilizasyona ulaşılır. Ancak boş
kutunun yeterince temiz ve sıcak olması zorunludur.
Diğer konserve gıdalarda
olduğu gibi, salça doldurulmuş kutuların soğutulmasında da klorlu su
kullanılması gerekir. Bu yüzden soğutma tünellerinde, kutulara atomize edilerek
püskürtülen su, 3-5 ppm düzeyinde klorlanmış olmalıdır.
Bu sayede, sızıntı nedeniyle belirecek bozulmalar, önemli ölçüde
azaltılabilmektedir.
Diatek tarafından üretilen DiaNatura
Base ile salçanın raf ömrünü tamamen doğal yollardan uzatabilirsiniz. (DiaNatura Base hakkında bilgi için TIKLAYINIZ.) Üretim
alanınızdaki hijyen kontrollerinizi Hytech Slide ile
kolaylıkla gerçekleştirebilirsiniz. (Hytech Slide hakkında bilgi için TIKLAYINIZ.)
Kaynak: https://www.food.hacettepe.edu.tr